24 Şub 2015

Hiç ilerlediğimi sanmıyorum. Aynı aptalca duyguları taşıyorum içimde. Bendeki başkalaşma, gelişme biçiminde olmuyor. Olduğum gibi kaldım ben. Aptallar gibi büyüyemedim. Biraz ağırlığım arttı o kadar.

Oğuz Atay
On the 17th March 2015 GMT, (♅) Uranus in (♈) Aries at 15º  squares (♇) Pluto in (♑)  Capricorn at 15º for the seventh and final in a series of exact squares since June 2012.

23 Şub 2015

Korkuyu Beklerken

Geç kalmıştım. Burada paslanıp gidiyordum; hafızam paslanmaya başlamıştı bile. Yalnızlık, hafızayı zayıflatıyordu. Elbette! Kimseyle konuşmuyordum ki. Sonunda, bakkal çırağıyla konuştuklarım dışında her şeyi unutacaktım. Konuşmalıydım, bağırmalıydım, öğrenmeliydim. Mektupla doktora yapmalıydım; mektupla doçent, mektupla profesör olmalıydım. Resim bilgimi, genel kültürümü mektupla ilerletmeliydim. Mektupla bir üniversiteye öğretim üyesi olmalıydım; belki bir süre sonra da mektupla üniversitede ders vermeye başlamalıydım. Her şeyden önce konuşmalıydım. Ayağa kalktım. Hemen başlamalıydım, bir şeyler söylemeliydim. Konuşmayı unutmak üzereydim. Kendimi anlatmalıydım. Kendimi göstermeliydim. Bir yerlere başvurmalıyım.

Oğuz Atay

15 Şub 2015

İnsanlarla iletişim kurabilme yeteneğim, tıpkı sönen bir balonun içinden sızan hava gibi, her geçen gün beni biraz daha terk ediyordu. Şimdi bile bir saat öncesinden daha kötü durumdaydım.

Marian Keyes

13 Şub 2015

Judy Garland, Somewhere Over The Rainbow 1939





Frida Kahlo’dan Diego Riviera’ya

(Şimdi biliyorum ki) bütün bu mektuplar, kızlarla ilişkiler, kadın “İngilizce” öğretmenleri, çingene modeller, “iyi niyetli” asistanlar, “uzaklardan gelen tam yetkili elçiler” yalnızca birer flört, aslında sen ve ben birbirimizi çok seviyoruz ve bu yüzden sayısız serüven yaşıyoruz, kapıları çarpıyoruz, lanetler okuyoruz, hakaretler ediyoruz; bütün bunlara karşın birbirimizi daima seveceğiz…
Bütün bunlar, birlikte yaşadığımız yedi yıl boyunca sürekli tekrarlandı, yaşadığım bütün öfke nöbetleri sadece, sonunda seni canımdan çok sevdiğimi anlamama hizmet etti; yine anladım ki, beni aynı ölçüde sevmesen bile, bir şekilde seviyorsun. Öyle değil mi?
Daima bunun sürmesi umudunu taşıyacağım, bu bana yeter…

10 Şub 2015

Beklemek de acı vericidir, unutmak da.
Ama en berbatı bu ikisi arasında karar verememektir.
Beklemeli mi?
Unutmalı mı?

Paulo Coelho

8 Şub 2015

Gone Girl (Kayıp Kız) 2014, David Fincher

Amerika'nın Missouri eyaletlerinden birinde sıcak bir yaz sabahı, Nick ve Amy evliliklerinin beşinci yıl dönümünü kutlamaya hazırlanmaktadırlar. Fakat o gün Amy aniden ortadan kaybolur. Geri dönmeyince, polisin gözünde kocası Nick tüm şüpheleri üzerine çeker. Nick'in ise kafası karışmıştır zira Amy'ye ne olduğuna dair hiçbir fikri yoktur ama bir anda kendisini Amy'nin ailesinin hazırladığı bir yardım operasyonu içerisinde piyon olarak bulur! 
Nick masum olduğu konusunda ısrar etse de üstündeki şüpheleri tamamen yok edemez. Amy'nin hayatta olup olmadığı ise büyük bir muammadır...

Ben Affleck, Rosamund Pike, Neil Patrick Harris  IMDB: 8,3/10
Kimi gittiği yeri mutlu eder, kimi terkettiği yeri ...

Oscar Wilde
Tek bir kelimeden binlerce anlam çıkardığım günler de oldu, yazılan uzun cümleleri görmezden geldiğim günler de...İnsanlara inanmaya çalışmaktan yoruldum.

Tezer Özlü

7 Şub 2015

Kişi ya yalnız olmayı ya da kabalığı seçer.

Arthur Schopenhauer

The Gloomy Day , Pieter Bruegel the Elder, 1565



Gerçeği anlamayan mesud, bilmeyen atılgan olur..

Özdemir Asaf
Şimdi sen;uzattığın eli tutmayan ele mi dargınsın,
yoksa tutmayacak bir ele elini uzattığın için,
kendine mi kızgınsın?

Mevlana

Karamürsel (Prainetos)


Ünlü yunan filozofu Socrates,”Kilise Tarihi”adlı eserinde ,Karamürsel’in Prainetos adıyla Hersek mevkiinde yer aldığını belirtir.Tarihi kayıtlara göre ilk defa Persler,M.Ö.279 yılında Karamürsel ve çevresinde yerleştiler.Karamürsel ,ayrıca Fenikelilerin,Etilerin Frigyalıların, Lidyalıların ve Romalıların uygarlıklarına da sahne oldu. Prainetos (Karamürsel-Hersek)bölgesinde ,Bizanslılar döneminde,Bizans İmparatoru Kostantin’ in annesi Helana’ nın namını yüceltmek ve şehir yapabilmek için Helenopolis adını  verir.

5 Şub 2015

Ben yeterince iyi değilim, tamamen kötü de değilim. Güven vermiyorum ama umursamaz da değilim. Kaçmıyorum, durmuyorum da. Bağımlı değilim, kaçabilecek kadar da özgür değilim. Politik değilim ama tarafsız da değilim. Umutsuz da değilim, sonsuz da değilim. Camus gibi yaşamın bir adım uzağında, ölümün bir koşu yakınındayım.

Tezer Özlü

Barış Bıçakçı

Editör Hanım, elbette biz küçük burjuvaların yalnızca tadını çıkardığımız lükslerimiz yok, bazı çilelerimiz de var: Hayatı ve insanları anlamak, her fırsatta ölüm üzerine düşünmek, küçük şeylerde ille de büyük ve asli şeylerin izlerini aramak, genelleme yapmak, zevklerimizi inceltmek ve suçluluk duymak gibi çileler.

1 Şub 2015

İnanma pencerelere bayım
Gece hepsi ayna oluyor.

Didem Madak

The Three Norns, Hermann Hendrich (1906)

Nornlar , İskandinav mitolojisindeki üç tanrıçadır. Bunlar kaderin üç kızkardeşidir. Urd, yaşlılıkla gelen bilgeliği temsil eder ve geçmiş ondan sorulur... Verdandi olgunlukla anneliği temsil eder, şimdiki zamana, olana, bilinene hakimdir... Skuld gençliği ve bekareti temsil eder, henüz olmamış olaylara hakim olması dolayısıyla yüzünü örten bir peçeyle tasvir edilir. 

Jacqueline du Pré, Joseph Haydn Cello Concerto No. 1 in C Major