Aynı yolu beraber yürüdüğümüzü sandığımız insanlar, aslında bize sadece gidecekleri yere kadar eşlik ediyor..
14 Ara 2017
7 Ara 2017
Kendime yeni bir gençlik kurmak için artık iş işten geçmişti. İnancımı yitirmiştim. İnsan kısa sürede yaşlanıveriyor üstelik de geri dönüşü olmayan biçimde. İnsan bunu, kendi mutsuzluğunu kendine rağmen sevme biçiminden anlıyor. Doğa bizlerden daha güçlüdür işte o kadar. Bizi bir tarza oturtup deniyor ve bir daha da o tarzdan kurtulamıyoruz. Ben bir endişe istikametinde yola çıkmıştım. İnsan tam farkına bile varmadan rolünü ve kaderini usulca ciddiye almaya başlıyor, geriye dönüp baktığımızda da artık bunu değiştirmek için iş işten geçmiş oluyor. Tümüyle endişeli oluvermişsinizdir artık ve bunun ebediyen böyle olması kararlaştırılmıştır.
Louis-Ferdinand Céline
Louis-Ferdinand Céline
Gerçek, bitmek bilmeyen bir can çekişmedir. Bu dünyanın gerçeği ölümdür. Seçim yapmak gerek, ya ölmek ya da yalan söylemek.
24 Eyl 2017
20 Eyl 2017
Amor Fati !
Nietzsche der ki "Amor Fati !..Yani kaderini sev , belki seninki en iyisidir " Bunun meşhur bir hikayesi de vardır Yeri gelmişken paylaşayım
Deniz kıyısında bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır.
Güneş onu yakıp kavurur.
O da Tanrıya yakarır keşke güneş olsaydım diye.
“Ol” der Tanrı. Güneş oluverir.
Fakat bulutlar gelir örter güneşi, hükmü kalmaz.
Bulut olmak ister. “Ol” der Tanrı. Bulut olur.
Rüzgâr alır götürür bulutu, rüzgârın oyuncağı olur.
Rüzgâr olmak ister bu kez. Ona da “Ol” der Tanrı.
Rüzgâr her yere egemen olur, fırtına olur, kasırga olur.
Her şey karşısında eğilir.
Tam keyfi yerindeyken koca bir kayaya rastlar.
Oradan eser buradan eser, kaya bana mısın demez!
Tanrı kaya olmasına da izin verir.
Dimdik ve güçlü durmaktadır artık dünyaya karşı…
ama sırtında bir acı ile uyanır….
Bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır..
Deniz kıyısında bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır.
Güneş onu yakıp kavurur.
O da Tanrıya yakarır keşke güneş olsaydım diye.
“Ol” der Tanrı. Güneş oluverir.
Fakat bulutlar gelir örter güneşi, hükmü kalmaz.
Bulut olmak ister. “Ol” der Tanrı. Bulut olur.
Rüzgâr alır götürür bulutu, rüzgârın oyuncağı olur.
Rüzgâr olmak ister bu kez. Ona da “Ol” der Tanrı.
Rüzgâr her yere egemen olur, fırtına olur, kasırga olur.
Her şey karşısında eğilir.
Tam keyfi yerindeyken koca bir kayaya rastlar.
Oradan eser buradan eser, kaya bana mısın demez!
Tanrı kaya olmasına da izin verir.
Dimdik ve güçlü durmaktadır artık dünyaya karşı…
ama sırtında bir acı ile uyanır….
Bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır..
15 Eyl 2017
D.H. Lawrence
Wonderful Italian autumn, like a strange, inverted spring. The strange wild trees flowered in a ghostly way, forests of small sunflowers shone in the sun, the sky was a pure, pure blue, the floods of sunshine lay tempered on the land…
Olta balık için var, balığı yakaladıktan sonra oltayı unutabilirsin. Tuzak tavşan için var, tavşanı yakalarsan tuzağı unutabilirsin. Kelimeler mânâ için var, bir kez mânâyı tahsil ettikten sonra kelimeleri de unutabilirsin. Kelimeleri unutmuş ve bu sayede kendisiyle konuşabileceğim bir kişiyi nerede bulabilirim?'
Diyaloglar, Chuang Tzu
Diyaloglar, Chuang Tzu
Murathan Mungan
Masumlar ne anlatır yüzlerinde?
Cennet, neyi yitirdikten sonra aramaya başladığımız şeydir?
Cennet, neyi yitirdikten sonra aramaya başladığımız şeydir?
Orhan Kemal
-Hiç bitmeyecek mi senin bu okuman?
-Bitmeyecek, dedi.
-Hiç mi?
-Hiç.
-Niyetin kâtip olmak mı yani?
-Hayır.
-Ya?
-İnsan olmak.
-Bitmeyecek, dedi.
-Hiç mi?
-Hiç.
-Niyetin kâtip olmak mı yani?
-Hayır.
-Ya?
-İnsan olmak.
14 Eyl 2017
Lev Tolstoy
Niçin yaşadığımı öğrenmek istiyordum. Bu amaçla da, kendimin dışında kalan her şeyi araştırdım. Açıkça çok şey öğrendim; ama ihtiyacım olan şeyleri değil.
7 Eyl 2017
26 Ağu 2017
24 Ağu 2017
Ingmar Bergman
Hiç olgunlaşamadım. Yüzüm ve vücudum yaşlandı, anılar ve tecrübeler edindim. Ama içimde henüz doğmamıştım bile.
Film: The 9th Life of Louis Drax
Director: Alexandre Aja
2016
Stars: Jamie Dornan, Aiden Longworth, Sarah Gadon
13 Ağu 2017
26 Tem 2017
Anton Çehov
"Evet efendim. Evlenmek için vakit hiçbir zaman geç değildir. Ben kırk sekiz yaşında evlendim. Geç kaldığımı söylüyorlardı, ama sonra anlaşıldı gerçek: Ne geç kalmıştım, ne de acele etmiştim. Hiç evlenmemem gerekirmiş.."
25 Tem 2017
4 Tem 2017
1 Tem 2017
19 Haz 2017
18 Haz 2017
Lale Müldür
İnsanlara dayanmak gerekiyor. İnsanlara dayanmak; kişinin yüreğinde açık bir ev saklaması, bu güzel bir şey ama çok fazla bir şey de değil. ‘Soylu misafirperverliğe yetenekli öyle yürekler var ki’ diyor Nietzsche, 'pencereleri ve panjurları hep kapalıdır; en iyi odaları boş tutarlar.’ Niye öyle yaparlar ? Çünkü 'dayanmak’ zorunda kalmayacakları misafirleri beklerler.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)