Aynı yolu beraber yürüdüğümüzü sandığımız insanlar, aslında bize sadece gidecekleri yere kadar eşlik ediyor..
31 Oca 2015
30 Oca 2015
26 Oca 2015
24 Oca 2015
Jane Eyre
Cahil kişilerin ruhu gübrelenmemiş, sürülmemiş topraklar gibi katıdır. Önyargılar bu ruhlara, kaya diplerinde biten otlar gibi sımsıkı yapışır, inatla büyürler.
Charlotte Brontë
Charlotte Brontë
22 Oca 2015
20 Oca 2015
Kaybedilen en kıymetli eşyanın, servetin, her türlü dünya saadetinin acısı zamanla unutuluyor. Yalnız kaçırılan fırsatlar asla akıldan çıkmıyor ve her hatırlayışta insanın içini sızlatıyor. Bunun sebebi herhalde, “Bu öyle olmayabilirdi!” düşüncesi, yoksa insan mukadder telakki ettiği şeyleri kabule her zaman hazır.
Sabahattin Ali
Sabahattin Ali
19 Oca 2015
18 Oca 2015
Bu yıl da hiçbir yaprağını koparmayacaksın saatli maarif takviminin. Ne kadar unutmaya çalışırsan çalış, yine de kaşıyacaksın en acıyan yerlerini. Bu yüzden yaran hiç kapanmayacak. Martılar gürültü patırtı etmeyi keserse uykuya dalacaksın. “zamanla her şey düzelir” diyeceksin. Kendi söylediğin yalana inanmasını da bileceksin.
BurakAksak
BurakAksak
Beklemek, bir şeyin yoluna ve haline girmesini beklemek, beklerken olacak olanın olması için gereken her türlü başka hale geçişlere, kalışlara tahammül etmek ne zor şeydi. Başı da, ortayı da, sonu da bilip beklemek ne tahammülü güç şeydi. Tanrı’nın da yaptığı bu muydu? Baş, orta, son belli, helak kaçınılmaz, ancak önemli olan o zamanı geçirmek, o zamandan geçmek. Ve geldiğinde gelmemiş gibi, bilmemiş gibi, yaşamamış gibi gelmek, rüyayı görüp uyanmak ve ‘Neyse rüyaymış,’ demek ve aynı yerden uyumaya devam etmek..
Şule Gürbüz
Şule Gürbüz
17 Oca 2015
Ben kendimi ömrüm boyu, neden bilemem, sebeplerini bilemem, bir kusur timsali olarak gördüm. Bir kusur sürahisi idim de ne akıtsam öyle akıtır, kusurlu akıtırdım. Hep eksik ve kırıktım da tamamlanamazdım. Hep yarım ve yanlış anlamadaydım da doğrulamazdım. Hep bir ayıp gizlemek zorundaydım da bu ayıp zaten bendim, bundan kurtulamazdım. (...) Dertli olduğumu ve deva bulmaz olduğumu elbet biliyordum ama kusur bilmezliğin de bir sıhhat olduğunu zannedecek kadar hasta değildim. Hasta idim de kusursuzluk sıhhat ise ben ancak nezle idim. Nezlemle herkesi öpesim vardı da yine de iğreniyordum.
Şule Gürbüz
Şule Gürbüz
Yakınlık
Gündüz ortalıktaydın. Konuştun, çalıştın, yürüdün, koşturdun. Üstü açık uyuyan bir insanın üşüdüğü gibi ruhun üşüdü.Üstü açık uyuyan bir insanın üşüyüp yatağında büzüştüğü gibi duyguların kalbinin içinde büzüşüp kaldı. Görmekten ve görülmekten yorgun düştün. Sadece görmek yormaz insanı, biliyorsun değil mi? Daha çok, görülmektir yorucu olan.
Mustafa Ulusoy
Mustafa Ulusoy
13 Oca 2015
11 Oca 2015
9 Oca 2015
7 Oca 2015
3 Oca 2015
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)